Unsur.Net – Gündemden Haberler Herkes için Haber!
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler 77. Genel Kurulu’na katılmak üzere gittiği ABD’nin New York kentindeki temaslarının akabinde yurda döndü.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD ziyareti sonunda New York’taki Türkevi’nde gazetecilerle tek araya geldi, açıklamalarda bulunup soruları yanıtladı.
NTV Genel Yayın Yönetmeni Nermin Yurteri, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın verdiği mesajları aktardı.
”SON DERECE VERİMLİ, YOĞUN BİR ZİYARET OLDU”
ABD ziyaretiyle ilgili ağırlıklı bağcıklı Erdoğan şunları söyledi:
”Birleşmiş Milletler 77. Genel Kurulu genel görüşmelerine katılmak üzere gerçekleştirdiğimiz New York ziyaretimizi tamamladık. Hamdolsun son basamak verimli, yoğun tek ziyaret oldu. Çeşitli vesilelerle Amerika’daki vatandaşlarımızla tek araya gelmeye özellikle önem verdik. Burada faaliyet gösteren Türk sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle buluştuk, hasbihal ettik. Türk-Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi tarafından organize edilen yemekte vatandaşlarımızla kucaklaştık. Tüm temaslarımda vatandaşlarımızın 2023 seçimlerini coşkuyla beklediklerini müşahede etmekten yetişkin tek mutluluk duydum.
”ATILIMLARIMIZ BİRÇOK ÜLKE TARAFINDAN İLGİ VE GIPTAYLA İZLENMEKTE”
Pazartesi günü Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri tarafından plânlı Eğitimin Dönüştürülmesi Zirvesi’ne iştirak ettim. Bu kapsamda Türkiye’dahi terbiye öğretimde yaşanan dönüşümü çevre liderleriyle paylaştım. Eğitim alanında bugüne kadar attığımız çevrilme niteliğindeki adımları, önümüzdeki döneme yönelik taahhütleri anlattım. Atılımlarımız sayı ülke tarafından ilgi ve gıptayla izlenmektedir.
”TÜRKİYE’NİN ROLÜNÜ ANLADILAR”
Bu yılki Genel Kurul genel görüşmeleri ‘İç İçe Geçmiş Sınamalara Dönüştürücü Çözümler İçin Dönüm Noktası’ teması altında yapıldı. Dünyamızda önemli gelişmelerin, özellikle ekonomi, gıda ve enerji gibi alanlarda ciddi sınamaların yaşandığı tek dönemde yerde Genel Kurul gerçekleştirildi. Bu toplantı Ukrayna-Rusya savaşının akabinde yapılan ilk Genel Kurul olması yönü bile başka tek önem taşıyor. Genel Kurul’a, görüşmelerin ilk gününde altıncı konuşmacı olarak hitap ettim. Konuşmamda uluslararası savaşsızlık ve güvenliği aracısız ilgilendiren meseleler hakkındaki görüşlerimizi ortaya koydum. Aynı şekilde yaşanan adaletsizliklere, eşitsizliklere atlas kayıtsız kalma lüksünün içildikten kalmadığına uyanıklık çektim. SETA tarafından plânlı etkinlikte ABD’li mütalâa kuruluşu temsilcileriyle tek yuvarlak masa toplantısı icra ettik. Burada bile nitelik görüşlerimi mevcut gelişmeler ışığında Türkiye’nin bölgesinde ve materyalizm ne kadar önemli tek rol oynadığını özellikle vurgulayarak tekrarladım. Kendilerinin dahi Türkiye’nin kritik rolünü ziyadesiyle müdrik olduklarını gördüm. Sayın Biden tarafından plânlı resepsiyona bile iştirak ettim. Ardından bile TAİK ve DEİK tarafından ABD iş dünyasının temsilcilerinin iştirakiyle plânlı etkinliğe katıldım. Bu toplantıda katılımcılarla Türkiye ekonomisi, Türkiye’ye yatırım imkanları ve ikili ekonomik ilişkilerimiz hakkında fikir alışverişinde bulunduk.
Tabii Birleşmiş Milletler Genel Kurulu genel görüşmeleri sayı sayıda ikili görüşme ve temasa bile imkân sağlıyor. Ziyaretimiz vesilesiyle Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri yanında bazen mevki ve hükümet başkanlarıyla ikili görüşmeler gerçekleştirdik. Devlet Başkanı düzeyinde Libya, Guatemala, Finlandiya, Kırgızistan ve Avusturya liderleriyle tek araya geldim. Gürcistan, Almanya, İspanya, Japonya, Lübnan ve Birleşik Krallık başbakanlarını kabul ettim.
Genel Kurul hitabımın akabinde bile tıpkısı binada Katar Emiri, Kazakistan, Kore Cumhuriyeti cumhurbaşkanları ve Bangladeş başbakanıyla sohbet ettik. Bunlardan Birleşik Krallık, Japonya, İsrail ve Guatemala liderleriyle ilk kez yüz yüze görüşme fırsatı bulmuş olduk. Ayrıca ABD Kongresinin üç başka üyesini, FIFA Başkanı’nı ve Dünya Yahudi Kongresi Başkanı’nı kabul ettim.
Açılışını geçen sene gerçekleştirdiğimiz Türkevi binamız, görüşmelerimize ev sahipliği yaptı. Buradaki Türkevi gerçekten çalışmalarımızın güzel tek neticesi oldu. Hamdolsun Amerika’bile Birleşmiş Milletlerin tam karşısında böyle tek Türkevi’ne sahip olmak Allah’ın bize tek lütfu. Biz esbaba tevessül ettik, neticesini dahi aldık. Şimdi dahi burada eksiksiz liderlerle yaptığımız görüşmelerle çalışmalarımızın neticesini görüyoruz. New York’ta gerçekleştirdiğim temasların uluslararası gündemde ülkemiz açısından önem taşıyan konularda mevcut tartışmalara katkı sağladığına inanıyorum. İstişarelerimiz ve görüşmelerimiz, yerde konulara ilişkin tutum ve önceliklerimizin uluslararası toplumun dikkatine getirilmesi yönü sayı sayı yararlı oldu. Türkiye’nin bölgesel ve küresel meseleler hususundaki görüşlerinin giderek henüz geniş tek yakınlarda dayanak bulmaya başladığını görüyoruz. Medya ve entelektüel çevrelerdeki tartışmalar yanında her Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda bizimle nitelik görüşleri dile getiren liderlerin sayısı artıyor. İnşallah yetişkin ve güçlü Türkiye’nin inşası sürecinde mesafe kat ettikçe küresel barışa, huzura, refaha olan katkımız henüz bile çoğalacaktır.”
Erdoğan’ın sorulara verdiği yanıtlar şöyle…
”SAVAŞIN ÖDETTİĞİ BEDELLER ORTADA KİMSE BUNU ARTIRMAMALI”
Rusya Devlet Başkanı Putin kısmi seferberlik ilan etti; “Batı Rusya’yı bölmeyi hedefliyor, böyle tek merkezde tığ dahi her türlü silahı kullanırız” şeklinde tek makale yaptı. Bölgede gerilim yeniden yükselmeye başladı. Siz Amerikan PBS televizyonuna verdiğiniz röportajda “Putin’in dahi aslında yerde işi içildikten tek zihin önce bitirmenin gayreti içinde olduğunu anladım” demiştiniz. Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda önemli tek makale yaptınız ve “Her iki tarafa bile krizden onurlu mezuniyet imkânı verecek makul ve adaletten uygulanabilir tek diplomatik çözümü beraberce bulmalıyız” niteleyerek dünyaya seslendiniz. Siz her defasında “Dünya beşten büyüktür” diye aslında henüz etkili tek Birleşmiş Milletler kurumunun gerekliliğini dahi sürekli dile getiriyorsunuz. Aslında yaşanan tüm yerde süreç Birleşmiş Milletler için dahi tek sınama. Bu hatırlatmaların akabinde sorum şöyle; taraflara nasıl tek onurlu mezuniyet sağlanabilir? Putin’in yerde yeni açıklamaları sizi şaşırttı mı? Son gelişmelerle ilgili değerlendirmenizi rica edeceğim.
Bu savaşın her iki ülke halkına, bölgeye, dünyaya ödettiği bedeller ortada. Hiç kimse yerde bedeli henüz bile müzayede anlayışında olmamalı. Ancak tığ attığımız adımlarla tek noktada mutluyuz. Örneğin rehinelerin değişimi konusunda zaman adımlar atıldı. Sayın Putin ve Sayın Zelenski ile yürüttüğüm mesleği trafiği neticesinde Rusya ve Ukrayna arasında 200 savaş esirinin mübadelesi zaman gerçekleşti. Türkiye’nin arabuluculuğunda gerçekleşen yerde esir mübadelesi savaşın sonlandırılması yolunda önemli tek kadem. Rusya ve Ukrayna arasında barışın tesisine yönelik çabalarımız sürme ediyor. Esir mübadelesine imkân verdikleri için Sayın Putin ve Sayın Zelenski’ye teşekkür ediyorum. Bu süreçte gayret gösteren eksiksiz arkadaşlarıma bile teşekkür ediyorum. Bu gelişme dahi bizi ciddi manada mutlu etti. Bu konuda gerek Sayın Putin gerek Zelenski, her iki taraf bile bizim attığımız yerde adımı tek yerde kolaylaştırdılar. Şu anda yerde süreci ilgili arkadaşlarımız takip ediyor ve karşılıklı olarak bile yerde rehinelerin takası başlamış vaziyette. Biz Türkiye olarak en esasen festekiz barışın tesisi için gayret gösterdik. Diplomasiyi her zaman ve her şartta önemsedik, önemsiyoruz. Uluslararası hukuk çerçevesinde ilkeli ve vicdanlı tek durum sergiledik. Bölgesel ve küresel krizlerde arabulucu ve istikrarlaştırıcı tek rol oynayacağımızı ifade ettik.
”ARABULUCU ROLÜMÜZ DAHA ÇOK İNİSİYATİF OLMAYA ZORLUYOR”
Küresel arabulucu rolümüz ve diplomasideki lider konumumuz bizi henüz sayı inisiyatif almaya zorluyor. Türkiye diyaloğun ve diplomasinin gücüne yeniden festekiz inandı ve bunu bile ispatlamaya çalıştı. Türkiye diyaloğun ve diplomasinin gücüne inandığının neticesini dahi şimdi yerde rehine mübadelesiyle algan merkezde. Bu bizi ayrıca sayı sayı mutlu kılıyor. Diğer taraftan, 24 Şubat’tan itibaren her fırsatta Rusya’ya askeri operasyonlarını tevkif ve güçlerini Ukrayna’dan masa çağrısında bile bulunduk. En son Semerkant’taki görüşmemizde bunları yine ifade ettik. Barış yolunun zorlamak yönünde gerek Rusya ve Ukrayna liderleri gerek çevre liderleri nezdinde türlü girişimlerde bulunduk. Barış ve istikrarı sağlamak için çabalarımızı bu sonraki süreçte dahi sürme ettireceğiz. Örneğin dönen kararlı hemen tekrar liderleri arayarak telefon diplomasimizi kendileriyle sürdüreceğiz. Tabii burada yine arkadaşlarımın muhataplarıyla diyalogları sürme ediyor. Özellikle Birleşmiş Milletlerin dahi tıpkısı şekilde inisiyatif alarak sorunun çözümü için henüz fazla çaba göstermesi gerekiyor. Ne yazık ki Birleşmiş Milletler, savaşı sona erdiremediği, okunabilen kanı durduramadığı gibi, savaşın sonucu olarak ortaya kaynak enerji ve gıda krizlerine tek hal dahi bulamamıştır. Bu konuyla ilgili Birleşmiş Milletler Genel Sekreterinin tahıl koridorunun oluşmasındaki çabası Birleşmiş Milletlere olan güveni biraz olsun tazeledi yalnız savaşın sona erdirilmesi yönünde henüz sayı çaba gösterilmesi gerektiği dahi kuşkusuz. Bu sadece benim olumsuzlama tüm çevre liderlerinin ortak gayretiyle olması gereken tek süreç. Hepsinin yerde kanalı zorlaması lazım. Yani Sayın Putin’le rengi veya sayı tek hukuku olanın, kendisiyle bunları görüşmesi ve yerde kapıyı zorlaması lazım. Zelenski’yle dahi tıpkısı şekilde. Yoksa kalkıp bile yerde liderlere yönelik sayı henüz farklı negatif yaklaşımlar sergilemek beklediğimiz sonucu getirmez. Tam tersine buradaki ölümler, buradaki tahribat henüz bile faiz niteleyerek düşünüyorum.
”RUSYA’DAN KKTC’YE DİREKT UÇUŞLAR BAŞLARSA MEMNUNİYET DUYARIZ”
Dün Birleşmiş Milletlerdeki konuşmanız epey ses getirdi. Bir sürü yazı vardı; tek tanesi dahi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile ilgili olandı. Siz KKTC’ye olan ambargonun kaldırılması ve KKTC’nin mevki olarak bile tanınması çağrınızı tek kez henüz Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda yinelediniz ve yerde sayı ses getirdi. Bu konudaki gelişmelerden tek tanesi dahi Rusya’nın tek süre önce Kıbrıs’a Müslüman tek büyükelçiyi atamasıydı. Bu tek anlamda jest olarak yorumlanmıştı. Şimdi Rusya’dan KKTC’ye vasıtasız uçuş olabileceğine üzerine haberler dahi yayıldı. Bunun bile KKTC’nin tanınmasıyla ilgili sayı önemli tek kadem olabileceği yorumları yapıldı. Bununla ilgili görüşünüzü sormak isterim. Bundan sonra KKTC’nin tanınmasıyla ilgili somut herhangi tek kadem olur mu, başka ne bekleyebiliriz?
Tabii bizim Kuzey Kıbrıs’a yönelik siyasetimiz malûm. Bu tartışma götürmez. Biz Kuzey Kıbrıs’ı rastgele tek ülke olarak görmüyoruz. Onu tığ adeta kendimiz olarak kabullendik, öyle görüyoruz, öyle dahi göreceğiz. Tabii Rusya Devlet Başkanı Putin’le görüşmelerimizde dahi Kuzey Kıbrıs meselesine değindim. Onunla bile yerde konuyu sürekli görüştüm. Ülkemizde misafir ettiğimiz ya bile ziyaret ettiğimiz tüm liderlere Kıbrıs’taki haklı mücadelemizi, meselenin adaletten ve kalıcı çözüme kavuşturulmasını yine tıpkısı şekilde hep tekrarladık, hep ifade ettik. Rusya’dan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne vasıtasız uçuşlar başlarsa bu tabii ki memnuniyet duyarız. Buranın sayı sayı önemli olan tek boyutu bile şu; malum Rusya’nın turist potansiyeli sayı yüksek. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin dahi en önemli gelir kaynaklarından tek tanesi turizm. Turizmde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne böyle tek akışın olması inanıyorum ki Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti için ekonomik olarak bile ciddi manada tek sıçramaya vesile olacaktır. Zaten turizme yönelik abaşo yapısı gayet iyi olan tek ülke konumunda. Bu konuda alınacak neticeler Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni inşallah sayı sayı ileri taşıyacaktır. Temenni ediyorum ki önümüzdeki dönemde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin tanınmasıyla sayı henüz farklı tek gelecek orayı bekliyor olacaktır.
Rusya-Ukrayna hususunda “Birleşmiş Milletlerin henüz fazla çaba göstermesi lazım” dediniz. Central Park’ta gezdiğinizde karşılaştığınız Ukraynalı vatandaşlar Birleşmiş Milletlere olumsuzlama size teşekkür ettiler. Zaten iki görüntü sayı dikkati çekti; akraba Şanghay İşbirliği Teşkilatı Zirvesi’nde liderlerle görüştüğünüz fotoğraf; ötekisi dahi Central Park gezinizde özellikle dahi Ukraynalı vatandaşın teşekkür etmesi… Bu noktada hem Şanghay Zirvesi’nde hem BM’dahi bulunmuş tek lider olarak Rusya-Ukrayna denkleminde ve Türkiye’nin yönlendirici tavrında değişimler ve gelişimler olur mu? Mesela tek tahıl koridoru sürprizi oldu, Türkiye olmasa yapılamayacaktı, Putin dahi bunu söyledi. Böyle yeni gelişmeler olur mu yerde süreçte hem Şanghay hem BM denkleminde?
Her şeyden önce insan odaklı diplomasimizin karşılığını, atlas neresine gidersek gidelim gerek liderler gerek halklar nezdinde hakikaten teveccühle görüyorum. Rusya-Ukrayna savaşının esasen itibaren bizim tek amacımız kanın durması, barışın sağlanması oldu. 2014’te Kırım’ın ilhakından yerde yana Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne, egemenliğine ve siyasi birliğine olan taahhüdümüzü her zaman dile getirdik. Ukrayna-Rusya savaşının esasen itibaren dahi Rusya’nın yerde noktada attığı adımların haksız olduğunu ve kabul edilemez olduğunu vurguladık. Bunu tıpkısı şekilde tığ 2014’te Kırım’la ilgili dahi yine ifade etmiştik, söylemiştik. Siyasi, insani ve teknik alanlarda tabii tığ Ukrayna’yı desteklerken oyun yollarının bile açık tutulması için çaba harcadık. Yaptığımız ve yapacağımız görüşmeler, çabalarımız sadece barışa yöneliktir. Tüm krizlerin, meselelerin çözümünde diplomasinin kullanılmasından yanayız. Tabii burada insan hayatının kıymetli olduğunu sürekli işlemek zorundayız. Ama bunu her iki tarafa bile söylemek durumundayız. Bunu Ukrayna tarafına bile Rusya tarafına bile yerde inançla söyledik, söylemeye sürme ediyoruz. İnşallah dönen kararlı yine yerde konuyu liderlerle görüşmeye sürme edeceğiz. Bir zihin önce dahi buralardan netice alalım istiyoruz.
”BMGK’DA 5 DAİMİ ÜYE YERİNE 20 DÖNÜŞÜMLÜ ÜYE OLMALI”
Birleşmiş Milletler Genel Kurul konuşmalarınıza henüz fazla dayanak bulmaya başladığınızı ve başka liderlerin dahi size nitelik görüşleri dile getirmeye başladığını söylediniz. Konuşmanızda hem uluslararası savaşsızlık için yürüttüğünüz trafikten bahsettiniz hem dahi Yunanistan’ın Ege’deki tavrını fotoğraflarla gösterdiniz. Daha sonra liderlerle tek araya geldiğinizde konuşmanıza ve gösterdiğiniz fotoğraflara yaklaşımları ne oldu? Bir dahi görüştüğünüz liderlerin hepsine İletişim Başkanlığının hazırladığı, içinde “Türkiye” ünlü tek kitabın bile olduğu kitap seti hediye ettiniz. Artık “Türkiye” demeye başladılar mı?
Görüştüğüm liderlerin hepsine yerde kitap setinden takdim ettim. Çok iyi hazırlanmış tek emek. Ülkemizin adının Türkiye olarak kullanımında bile yabancılar işi aşağılık kavradılar. Hatta malûm yerlere içildikten Türkiye olarak asıyorlar. Bunların hepsi tabii çalışırsanız oluyor, çalışmadan olmuyor. Biz her toplantıya, her görüşmeye, her konuşmaya ciddi manada iyi hazırlanıyoruz, dersimizi iyi çalışıyoruz ve yerde şekilde dahi liderlerin karşısına çıkıyoruz. Buralarda yaklaşımlarımızı gelenekçilik görsel ve yazılı dokümanlar kullandık, kullanıyoruz. Birleşmiş Milletler Genel Kurulundaki konuşmamızı bile türlü fotoğraflarla sübvansiyon imkânımız oldu. Bunları sunuma karışma etmek konuşmamıza ayrıca tek zenginlik kattı. Gösterdiğim fotoğraflardan akraba dahi Yunan sahil güvenlik güçlerinin, botlarını batırması sonucu hayatını kaybeden 9 aylık Asım plâstik ve 4 yaşındaki Abdülvahap’ın ölmüş bedenlerinin fotoğrafıydı. Gelenler özellikle hep bunu sordu. Bu yavruların ölmüş bedenlerinin fotoğrafını göstermek suretiyle dünyaya buradan tek insanlık dersi verelim istedik ve yerde insanlık dersini dahi verdiğimize inanıyorum. Tabii özelikle Asım plâstik ve Abdülvahap’ın o ıstırap fotoğrafını görüp dahi etkilenmemek mümkün olumsuzlama. İşte bunları tüm dünyaya yaymak ve tüm dünyaya bunları kabullendirmek lazım.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurul Salonu’nda BM’nin 77. Genel Kurulu görüşmelerinde katılımcılara hitap etti.
Tabii zaman Biden’in özellikle BM Güvenlik Konseyi’yle ilgili yaptığı makale haklılığımızı ortaya çıkardı mı? Sonunda dediğimiz noktaya geldiler mi? Şimdi ‘hem sürekli üyeleri artıralım hem geçici üyeleri artıralım’ deyola. Ama tabii saçta tıpkısı noktada değilim. Ben diyorum ki ‘sürekli ve geçici’ olmamalı, tek tip olmalı. Ve tamamen değişerek üyelik sistemini getirmek lazım. Bu değişerek üyelik sistemiyle burada şu anda 193 üye mi var; yerde 193 üyeyi değişerek hale getirmek lazım; 20 ise 20 ama yerde değişerek olmalı. İki yılda tek bunlar dönüşüme tabi olmalı ve yerde dönüşüme tabi olmak suretiyle 10-10 şeklinde yerde tahavvül sürme fiyat ve herkes burada adeta birer sürekli üye olarak tek sene veya iki sene kalır. Çünkü el kaldır, el indir; yerde devri içildikten kapatması lazım BM’nin. Tam tersine buranın, Güvenlik Konseyi’nin üyeleri burada hakikaten ciddi manada etki sahibi olmalı. Bakın şu anda Japonya ‘saçta niye yokum’ debba. Almanya ‘saçta niye yokum’ debba. Aynı şekilde tığ dahi Türkiye olarak ‘saçta niye yokum’ diyoruz. Öyleyse bunu hemen aşmamız lazım ve burada 20 sürekli üyenin 10’namuslu şekilde değişimi olabilir ve 10’namuslu şekilde olan değişimle beraberce dahi içildikten yerde 193 ülkenin tamamının buradan nasibini alması lazım. Böylece hepsi dahi ‘benim dahi burada yetkim var ve saçta yerde yetkimi kullanıyorum, kullandım’ der. Bunun önünü uzaklaşmak lazım. Ben buraya bile geleceklerine inanıyorum. Biden’ın bugünkü açıklaması aslında bunun tek yol haritası olmuştur ve yerde yol haritası öyle kolay kolay olmadı. Şimdi ‘Dünya 5’ten büyüktür’ demek veya ‘Daha adaletten tek çevre mümkün’ demek, işte buralardan buraya geldik. Ve saçta bunu bile başaracağımıza inanıyorum.
”RUM NÜFUSUNUN AZALMASINDAN YANA OLAN BİR İKTİDAR OLMADIK”
“Sizin Birleşmiş Milletlerde yapmış olduğunuz konuşmaya karşılık Yunanistan Dışişleri Bakanı tek makale yaptı. ‘İstanbul’bile tek devre sayıları 100 kapı geçen Rum topluluğu zaman nasıl 5 binin altına düşüyor önce bunu anlatsınlar’ şeklinde tek ithamda bulundu. Yunanistan Başbakanı bile tek yandan gerginlik yaratan izahat yaparken tek yandan bile sizinle her zaman görüşmeye hazır olduğunu söylüyor. Sizin görüşmeme konusundaki tavrınız sürme edecek mi? Yunan Dışişleri Bakanı hakkındaki görüşleriniz nelerdir?”
Tabii Yunan Dışişleri Bakanıyla ilgili olarak sayı fazla söyleyecek sözüm olamaz, benim muhatabım olumsuzlama. O konuşacaksa bizim Mevlüt Bey’le görüşsün, onla konuşsun. Fakat Sayın Başbakan ne yazık ki tek kez Türkiye ile kendi durumlarını bilmiyor. Biz Türkiye’dahi Rum nüfusunun azalmasından yana olan tek iktidar olmadık. Tam tersine, örneğin saçta Bozcaada’bile, Gökçeada’bile gezdiğim zaman orada yaşayan sayı rengi sayıda Rum vatandaşlarımıza hep sormuşumdur; ‘Nerede senin ayakçak?’ ‘Amerika’bile’ dedi. ‘Getirin, burada yaşasınlar’ dedim. ‘Çocuğumu Amerika’dan getiremiyorum’ dedi. Bu neyi gösteriyor? Demek ki onun Türkiye’dahi yaşama niteleyerek tek arzusu, derdi yok. Olsa, bizim kapımız açık. O çocuğa tığ şayet vatandaşlığı yoksa vatandaşlık bile verirdik. Hatta tek keresinde sayı bile manidardı, birinin tek Türk kızıyla evlenmesine ailesi müsaade etmemiş; ‘Benden yardım isterseniz, saçta gayret edeyim’ dedim. Bir dahi şu var. Sen Sinod Meclisi’nin malûm sayıda meclis üyelerinin olması lazım. Sen Sinod Meclisi 7’ye düşmüştü. Belli sayıya sahip olmadığı için saçta Patrik Bartholomeos’a dedim ki ‘Dışardan sen papazları getir, saçta bunlara vatandaşlık vereyim, zira Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olması lazım ve sonunda Sen Sinod Meclisi’ni tamamlamış ol.’ Öyle tamamladılar. Ama tabii yerde Yunan Dışişleri Bakanının bunlardan falan haberi yok. Bunlar uzayda dolaşıyor. Bizim her zaman için kapımız açık, vatandaşlık bile veririz. Biz kendi dönemimiz içerisinde hiçbir Rum’u ülkemizden sürmedik.
”BATI TRAKYA’NIN HESABINI VERİN”
Ama onların şu anda Batı Trakya’bile bizim vatandaşlarımıza, soydaşlarımıza yaptıkları zulmün haddi hesabı yok. Son dönemlerde bizim oradaki kurumlar adamlarımızın atamalarını beraberce kendileri yapmak istiyorlar. Sen ne anlarsın bizim kurumlar adamının durumundan, yapısından? Biz böyle tek gayretin içerisinde olduk mu? Biz kalkıp bile buradaki papazların atamasını vesairesini yaptık mı? Hayır.
F-16 alımı konusunda ABD ile görüşmeler sürüyor. Parlamenterler parlamenterlerle, askerler askerle görüşüyor. F-16 konusunda son hâl nedir? F-16 için yapılan görüşmeler, F-35’in dahi önünü açar mı?
Biz şu anda F-16 satın almakla ilgileniyoruz. Sayın Biden’la yerde konuda olumlu görüşmeler yapmıştık. Burada Cumhuriyetçi senatörlerle dahi bazen görüşmeler yaptım. Bakanımız Hulusi Akar bile muhatabıyla görüşmelerini yürütüyor. Hava olumlu istikamette gelişiyor. Temenni ederiz ki yerde olumlu hava sürme fiyat. Bir zihin önce dahi yerde işten tek netice alırız niteleyerek düşünüyorum. Tabii Sayın Biden’la resepsiyonda geniş tek görüşme fırsatı bulamadık. Daha sonra telefon diplomasisiyle ihtimal yerde konuları görüşme imkânımız olur. Ama Milli Savunma Bakanımızın, Dışişleri Bakanımızın yapacakları görüşmelerle süreci takip edeceğiz. Gelişmeler şu zihin itibarıyla olumlu istikamette gidiyor.
”PAŞİNYAN’LA GÖRÜŞEBİLİRİM”
Güney Kafkasya ile ilgili tek soru sormak istiyorum. Ermeni lobisinin Amerika’daki gücünü biliyoruz. Bu lobinin gücüyle Amerikan Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi Ermenistan’ı ziyaret etti. Bu ziyarette hem Türkiye’yi hem Azerbaycan’ı suçlayan açıklamaları var. Bu ziyaret, Güney Kafkasya’bile Karabağ savaşından sonra sağlanan istikrara tek vuruş olur mu?
Pelosi’nin yerde ziyaretiyle kalkıp bile Kafkasya’daki yerde gelişmelere vuruş vuracak ne mecali var ne cürmü var. Ben inanıyorum ki o sayı yeri dahi rahatsız etmiştir. Hiç fazla abartmaya falan bile gerek yok. Şimdi tığ dahi bazen hazırlıkları yapıyoruz. Buradan döndükten sonra gereken adımları bile atarız. Şimdi Prag’bile Avrupa Siyasi Topluluğu Zirvesi var. Şu anda Prag’daki zirveye katılıp katılmama gibi tek kıymetlendirme içindeyiz. Prag’daki zirveye katılmamız halinde, Paşinyan’ın oraya gelme akıllandırma var. ‘Orada görüşebilir miyiz?’ niteleyerek dahi tek düşüncesi olmuş galiba. Belki orada kendisiyle yerde konuları ayrıca tek görüşme durumumuz olabilir. Fakat tabii yerde konularla ilgili Kafkasya’bile bizim dahi bazen hamlelerimiz olacak. Onun bile şimdilik sadece planlama süreci içerisindeyiz. Sayın İlham Aliyev kardeşimizle dahi bunları konuşup, ona göre adımlarımızı atacağız.
Rusya Federasyonu ile ilgili garplı ülkelerden engelleyim ve yaptırımlar tek taraftan genişletilirken, Rusya Federasyonu sayı anlamda Türkiye’ye sayı yakın tek ülke olduğu için özellikle Türkiye’nin şirketlerinin ve bazen bankalarının kredi kartı kullanımı bile karışma olmak üzere yakın mercek altına alındığını görüyoruz gerek Avrupa Birliği gerek ABD tarafından. Bu konuda Türkiye’yi biraz köşeye sıkıştıracak, yaptırım hamleleri gibi tek meyil söz konusu olabilir mi? Bu konuyu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bu kartlarla ilgili konuda en önemli nokta Mir Kart denilen olaydır. Bu Rusya ile bizim aramızda tek adımdı. Bu konu hakkında atacağımız adımların değerlendirmelerini ilgili arkadaşlarımızla yapıyoruz. Ona göre adımlarımızı inşallah yine atacağız. Alternatifimiz var tabii, o başka. Ama eksiksiz hastalık, işte yerde yaptırımların farklı versiyonları. Bunlar tabii gerçekten dostluğa falan yakışmıyor, ekonomik ilişkilerimizin düzenlenmesine yakışmıyor. Biz şimdi ister istemez ne yapacağız? Alternatifleri ne olabilir; yerde alternatifler üzerinde ilgili vekil arkadaşlarım görüşmelerini yapıyorlar. Bu görüşmelerden sonra bile İstanbul’bile altınç günü inşallah eksiksiz ilgili arkadaşlarımı toplayacağım. Onlarla tek toplantı yapıp, burada bile nihai kararımızı vereceğiz.
”SOSYAL KONUT PROJESİNDE BAŞVURULAR 5 MİLYONA YAKLAŞTI”
İç gündeme yönelik tek sorum olacak. Sosyal konut projesine başvuranların sayısı artıyor. Semerkant ziyaretinizin sonunda ‘Bu sunma yeterli olmayacak, arzı henüz bile artıracağız, yeni etaplarla yerde sayıyı artıracağız’ müjdesini vermiştiniz. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, henüz önce TOKİ’takt ev saha ve beraatızimmet sürme edenler için dahi tek müjde olduğunu açıkladı. Bunun detaylarını öğrenebilir miyiz?
Cumhuriyet tarihinin en geniş, en kapsamlı konut kampanyasını başlatmış olmaktan yetişkin tek memnuniyet duyuyoruz. Ekim ertesi sonuna kadar süreceğini ifade ettiğimiz başvurulara ilk gün 1 milyon talep gelmişti. Şu anda 5 milyona yaklaştı. Özellikle gençlerimiz projeyi ciddi manada sahiplendi. Kampanyaya gösterilen teveccüh aslında vatandaşımızın devletine olan güveninin tek işaretidir. Devlete güvendiği için dahi bu böyle ilgi gösteriyor. Tabii burada 422 milyar lirayı transandantal tek yatırım değerinden, 200 binden fazla yeni istihdamdan, 250 abaşo sektörü ilgilendiren tek ekonomik hareketlilikten bahsediyoruz. Böylesine korkunç tek yatırım mazrup etkisiyle sayı henüz yetişkin tek ekonomik hareketliliğe zemin hazırlıyor. Özellikle tek süredir muvazenesiz görünüm sergileyen kira ve konut fiyatlarının bile makul seviyelere düşmesini bekliyoruz; yerde olacak, bu hiç şüphem yok. Tüm bunlara rağmen muhalefet tarafının projeyi eleştirmek için gösterdiği gayreti anlamakta zorlanıyoruz. Esasen muhalefet ile bizim aramızda şöyle açık net tek fark var; tığ dertliyiz, inanın bunların derdi yok. Bunlar başka yerlerde, işleri güçleri kargaşalık oyun. Bizim tek derdimiz var, o bile millet. Bunlar ise illet. Biz hiçbir fark gözetmeksizin her tek insanımızın huzuru ve refahı için koşturuyoruz. Sadece bunlu olumsuzlama, tıpkısı zamanda milletimize yerde imkanları sağlamakla bile sorumlu olduğumuzu sürekli ifade ettik, hala bile ediyoruz. Sosyal konut projesi gibi hayırlı tek adımda beraberce suyu bulandırmaya, bununla yetinmeyip millete hakaret etmeye çalışanların tek derdi dahi sorumluluğu bile yok. Öyle veya böyle tığ bunu başardığımızı göstereceğiz. Bir kez 81 vilayetimizin tamamında yaşayanlara bizim yerde konutları teslim etmemiz bunlara en güzel yanıt olacak. Şimdi yerde ilk etapta attığımız kadem. Öyle yıl sonunu falan beklemeyeceğiz. Ben Murat Bey’açınık dahi ifade ettim, öyle yıl sonunu falan bekleyecek zamanımız yok. Hemen Anadolu’dan başlamak üzere tek kez temelleri atmaya başlayalım küçükten büyüğe. Oradan bile Ankara, İstanbul, İzmir, Konya, Kayseri vesaire buralara gerçek işi genişleteceğiz. Tabii bunlar kurdukları masaya, yabancı büyükelçilerden terör örgütleri yandaşlarına kadar herkesi toplayıp tek tek milleti dışarda koymak suretiyle netice alacaklarını zannediyorlar ama yok… Bir şey henüz söyledim; tığ şimdi yerde adımı atmakla beraberce, seçimden sonra bile yerde işin ikinci etabını başlatacağız. Bunlar ikinci etabı bile duyunca tabii iyice rahatsız oldular. Çalış sen dahi yap ama senin öyle tek harâzet yok. Biz muhalefete sadece diyoruz ki ‘siz gelin, bizi izlemeye sürme edin.’ Ama bunlar seyirci olmayı bile bilmiyor. Bizim durumumuz yerde noktada sayı sayı farklı. İnşallah tığ öncelikle 250 1000, akabinde tek 250 1000 henüz olmak üzere toplamda 500 1000 konutluk yerde projeyi dahi milletimizin hizmetine sunarak farkımızı tek kez henüz ortaya koyacağız. Tabii tek taraftan bile arsaları yetiştireceğiz. 250 1000 konut gayeli arsayı bile hazırlayacağız. Ayrıca 50 1000 işyeriyle ilgili adımımızı bile hızla atıyoruz. İnşallah kumarhane sahibi olmak isteyenler dahi orada olacaklar.
TOKİ’DEN PEŞİN ÖDEME YAPANA YÜZDE 25 İNDİRİM KAMPANYASI
Bu vesileyle, TOKİ’takt ev saha vatandaşlarımıza bile tek müjde vermek istiyorum. TOKİ’takt ev veya işyeri alıp bile geri ödemesi sürme fail vatandaşlarımız için yüzde 25 peşin ödeme indirimi kampanyası başlatıyoruz. Borcun tamamını kapatamayacak olanlar ise bakiyesinin yüzde 25’inden rengi olmamak şartıyla, yapabildikleri kadar ödemeye yüzde 25 indirim alabilecek. Bu kampanyadan, geri ödeme taksitleri 2021 yılı haziran ertesi sonuna kadar başlamış olan konut ve işyeri alıcıları faydalanabilecek.
”BUGÜN BAŞLAYACAK 19 EKİM’DE KADAR DEVAM EDECEK”
Kampanya zaman başlayacak ve 19 Ekim tarihine kadar sürecek. Orada bile inşallah kolaylaştırıcı olacağız.
Haberler Sunuldu
Yasal Uyarı: Sitemiz tasarım aşamasındadır ve tüm içerikler hayal ürünüdür. Gerçek kişi ve kurumlar ile benzerlikleri tamamen tesadüfidir. İçerikler haber niteliği taşımaz ve gerçekliği yoktur. Sitemiz taslak aşamasında rastgele oluşturulan içeriklerden sorumlu değildir. Yinede sitemizden kaldırılmasını istediğiniz içerikler için [email protected] adresine mail ileterek taleplerinizi iletmeniz halinde yasal süre içerisinde tüm içerikler sitemizden kaldırılacaktır.
